GENÇLİK VE KİMLİK OLUŞUMU

Gençlik bir ışıktır. Gönülleri hiçbir karşılık beklemeden aydınlatan bir ışık. Bilgiyle yoğrulmuş bir gençlik insanlığın övünç tablosudur. Her çağın paslanmış fikirlerini eritip, yerine taptaze fikirler üreten bir gençlik zirveye ulaşır. Dünyayı yepyeni buluşları ile yönetir. Bulduğu yenilikleri insanlığa kabul ettirerek çağa imzasını attırır. Başarılı gençler, sorumluluk almaktan korkmayanlardır. Sorumluluk alanlar ise yeteneklerini hızla geliştiğini farkında olanlardır. Sorumluluk almaktan hoşlanan gençler zamanını yerinde değerlendirenlerdir. Bilinçli gençler, başkalarından yardım isteyebilirler. Ama başkalarından kendisi için düşünmesini, öğrenmesini ve başarmasını bekleyemezler. Gençler; ısrarla neyi düşünüyorsanız, neyi istiyorsanız, neyi yapıyorsanız onu en iyi yapan siz olursunuz. Kendine güvenen gençler, önlerine çıkan engelleri yeteneklerini geliştiren basamaklar olarak görürler. Bunlar bilirler ki; iyi bir zekaya sahip olmanın yeterli olmadığını, önemli olan onu iyi ve yerinden kullanmak olduğunu. Gençler, farkına vardıkları ve kontrol ettikleri engelleri verime dönüştürebilecek güç, özgüven ve kimliği sahiptirler. Özellikle 14-24 yaş dilimi gençlerin bağımsızlığını kazandığı, soyut düşünebildiği ve kendisini topluma kabul ettirdiği yaştır. Bağımsız bir hayat için ise başarı şarttır. Başarılı kişi başkalarının bağımlılığından çıkar. Başkalarından etkilenmez. Başkalarını etkiler hale gelir.Gençken kazanılan her başarı başka başarılara referans olur. En önemlisi de sağlam kişilik ve kimlik oluşumunun referansı olur. Kimlik, bir bireyin kim olduğunu, ne olmak ve nasıl bir insan olmak istediği bilincidir. Bu bilinçliliğin derecesi gencin geleceğini ve kişiliğini şekillendirir. Genç, kimlik oluşturma döneminde uygun benlik arayışı içerisindedir. Beğendiği insanlarla özdeşim kurar. Beğendiği kişilerin çeşitli özelliklerini kendisinde uygulamaya çalışır.Değişik tavır, davranış, duyuş, ve düşünüş biçimlerini durmadan dener.Tıpkı bir moda salonunda en çok yakışan elbiseyi araması gibi kendisine en uygun kimliği arar. Bu arayışlar sırasında bazı davranışlar benimser ve pekiştirir. Bu deneyimlerin sonunda birey “kendisi olma” yı gerçekleştirir. Kazandığı olumlu ve olumsuz özellikler kişilik oluşumunda önemli rol oynar. Bireyin kendisinden memnun olma durumu, kendisine güvenini sağlar. Kimlik arayışı döneminde genç, başkalarından değişik olmak ister. Özgür ve bağımsız olmayı istemek kolay; ancak özgürlüğü nasıl kullanacağını bilmek zordur. Bu nedenle anne-babasından değişik olmayı isteyen genç, onların uydusundan çıkarak kendisini akran kümelerinin içersinde bulur. Deneyerek ve yanılarak, bir uçtan diğer uca gidip gelerek kendi aradığı benliğe yaklaşır. Kimlik oluşumu döneminde genç, toplumun değer yargılarını ve kültürünü göz ardı etmesi mümkün değildir. Çünkü “moda geçici, kişilik kalıcıdır”. Geçici olan kılık- kıyafet seçimi , saç kestirmeler, davranış ve söylemler gencin kimlik oluşumunda rol oynar. Bundan dolayı genç, kendi benliğini yani kimliğini kazanırken toplumun kültürel yapısını itmemesi gerekir. İnsanların tümü, özellikle gençler, toplumda kendisinden söz ettirmek ister. Genç , anne-babası ile anlaşarak istediklerini giderir. Okulun kendisi için koyduğu kurallara uyarak disiplinli, planlı, programlı oluşu ile kendisinden söz ettirir. Bu süreç görünürde sıkıcı gibi gelebilir. Ama gence olumlu kimlik kazandırır .Pişmanlıkları en aza indirir. Diğer taraftan genç, anne-babasına karşı gelerek, okulun disiplin kurallarına uymayarak, giyimine, konuşmasına, hareketlerine, söylemlerine, değer yargılarına uymayarak kendisinden söz ettirir. Ama bu yaklaşım, başarı merdivenlerini çıkamayan gençlerin izlediği yoldur. Böyle bir kimlik oluşumu, idealini doğru belirleyememiş gençlerde görülür. Geleceğin mimarı gençler; çok yaşamak insanın elinde değildir. Ama adını yaşatmak kişinin elindedir. Bu da ancak gençlikte kazanılan kimlikle olur. Bir insan ne kadar yaşarsa yaşasın gençlikte elde ettiği kimlik yapısı hayatının her döneminde kendisini gösterir.

Mehmet AKSOY

Sosyolog – Eğitimci Yazar