• DOLAR
  • EURO
  • ALTIN
  • BIST
ALİ ÖZESKİ’NİN KALEMİNDEN (Prof. Dr. RAMAZAN KAZAN)

ALİ ÖZESKİ’NİN KALEMİNDEN (Prof. Dr. RAMAZAN KAZAN)

Sevgili Ramazan KAZAN Abiyimle her Sandıklı’ya geldiğinde muhakkak görüşme imkânımız olmuştur. Her zaman kendisine saygılarımı sunarım. 1999/2003 yıllarında 5 sene kurumumuzda Gazete çıkarma kararı almıştık. Gazeteye köşe yazısı sıkıntımız vardı. Ramazan Abi Isparta’da üniversite de görevli idi. Geldiğinde görüştük istirham ettim. Derdimi anlattım. Hiç itiraz etmeden ben tez çalışmamı size vereyim siz onu peyderpey yayınlayın […]

Sevgili Ramazan KAZAN Abiyimle her Sandıklı’ya geldiğinde muhakkak görüşme imkânımız olmuştur. Her zaman kendisine saygılarımı sunarım. 1999/2003 yıllarında 5 sene kurumumuzda Gazete çıkarma kararı almıştık. Gazeteye köşe yazısı sıkıntımız vardı. Ramazan Abi Isparta’da üniversite de görevli idi. Geldiğinde görüştük istirham ettim. Derdimi anlattım. Hiç itiraz etmeden ben tez çalışmamı size vereyim siz onu peyderpey yayınlayın dedi. Ne sevinmiştim yaa… Bir dosya verdi. Ben onu en kısa zamanda daktilo ettim. Gazete bir sayı, iki sayı derken Ramazan KAZAN Abiyimin verdiği ‘’İslam’ın Evrensel Değerlerinden AHDE VEFA’’ başlıklı yazı karşılık buldu. Okuyucu beğenisini bizzat sözle dile getirdiler. Hele bir arkadaşımız Banyo kazanı imali yapan Hasan Özhantaş bi karşılaştığımızda -Ali senin gazete de çıkan AHDE VEFA yazı dizisini beğeniyorum. Babamla beraber okuyoruz. Bir daha okuyoruz. O yazı dizisinin ‘’devamı gelecek sayı da’’ sözü hiç hoş değil bana yazının tamamını ya verirsin ya ben edeceğimi bilirim dedi. Ben -Derhal Abi, Sen bişi etme. Ben yazıyı komple vereyim ama sen yine Gazete’den de okursun demi? Dedim. ’İslam’ın Evrensel Değerlerinden AHDE VEFA’’ yazımızı verince Hasan Abi Garajda otobüs beklemek, Masa’da yemek beklemek gibi Gazete beklemek’ de ne zor bişimiş. Hah şöyne yav. Diye düştü. İnanın Hasan Abinin sevinci, bizim gazetenin beğenilmesi’de ne hoş bişiymiş. Durum bizi hoşnut etti. ********************************** Ramazan Abi Ürdün’de uzun zaman bulundu bir ara memlekete geldiğinde yolda ayaküstü karşılaştık. Önce selam sonra kelam misali Abi, oralar nasıl, yediğin içtiğin senin olsun hemen bi cümle dedim. -‘’Ali kardeşim idare’de kinler vefasızlar be’’ demişti. Hayıflanmıştım bula bula bu kelimeyi nereden buldun diyemedim, ama; -Vallahi onlar adına üzüldüm dedim. 400/500 sene beraber yaşadığın insanların vurdumduymazlığı ne zor bişimiş. İnsanın gücüne gidiyor vesselam. Bu kadar. Sonra ikimizde yolumuza devam etmiştik. Bu da başka bir hatıra idi. ************************************ Bu Ramazan (2019 Ramazan) günlerinde. Ramazan Abi ile uzunca hoş sohbet ettik. Lafın belini kırdık. Diğer bi deyimle iki beşlik bozduk. Ustanın deyimiyle… Yazdıklarından, kitaplarından, Üniversite’den, eskiden ortaya karışık her şeyden konuşmuştuk. Sağ olsun giderken Zatı halleri şahsımıza iki kitabını imzalı olarak göndermiş. Dedim ya birisi ’İslam’ın Evrensel Değerlerinden AHDE VEFA’’ ikincisi ‘’ HZ. PEYGAMBER’İN VECİZELERİ ve EDEBİ ÖZELLİKLERİ’’ isminde iki kitap. İkincisi olan Peygamberimizin veciz sözleri isimli kitabı o gün okuduk. Allah var ya hoşuma gitti. Okumanızı tavsiye ederim HZ. PEYGAMBER’İN VECİZELERİ ve EDEBİ ÖZELLİKLERİ kitabında Peygamberimizin veciz sözlerinin, hadislerinin bazılarını aldık. * Kişinin kendi eli/kendisi suç, kabahat işler. ‘’Suç işleyen kendi aleyhine işler.’’ Bu veciz söz ile aynı olan ayetlerde vardır. (‘Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez. Enam 164.) (Başınıza gelecek her hangi bir felaket ellerinizle yapıp ettiklerinizin yüzündendir. Şura 30.) *Haber (almak) gözle görmek gibi değildir. Haber görmek gibi değildir. Bir haberi duymaktan ziyade görmenin ve müşahede etmenin önemini vurgulamaktadır. Diğer bir hadise Eğitimde görselliğin yeri oldukça önemlidir. Zira görmek ve gözlemlemek konuyu soyut olmaktan çıkarıp somut hale getirmektir. Buda öğrenmenin kolaylaşması ve kalıcı olmasına önemli katkı sağlar. *Mecliste konuşulanlar, emanet hükmündedir. Kim bu meclislerde konuşulan sırları ortaya dökerse veya açığa vurursa koğuculuk yapmış olur. Konuşmalarda gizli tutulması gereken sırlar sözler sarf edilmiş olabilir. Sırları korumanın önemine vurgu yapılmaktadır. Ancak üç mecliste konuşulanlar müstesnadır. Haram kanın akıtılmasının konuşulduğu meclis, içerisinde haram olan fecrin/zinanın helal sayıldığı meclis, Kişinin malının haksız yere helal kabul edildiği meclistir. Bu veciz sözde özellikle bu üç harama tedbir almak maksadıyla istisna getirildiği görülmektedir. *Şüphesiz ki bela söze vekil kılınmıştır. Bu hadis birçok atasözüne kaynaklık etmiştir. (İnsan ne bulursa dilinden bulur. – Dil susmayınca baş esen olmaz. – Dil söylenir saklanır, baş belaya katlanır. – Dilim seni dilim, dilim edeyim, her başıma geleni senden bileyim. – Herkesin çektiği kendi dili belasıdır. *İhtiyaçları gizlilik içinde gideriniz. Şüphesiz her nimet sahibi kıskanılır. İnsanın ihtiyaçlarını giderirken gösterişten uzak mütevazı olmasını, aksi takdirde kıskanılacağını haber vermektedir. Hz. Peygamberimiz (sav.) Müslümanların ihtiyaçları olan şeyleri satın alırken veya elde ederken nasıl hareket edecekleri konusunda ahlaken eğitmektedir. *Kişi kardeşiyle çoktur. Kişi kardeşi sebebiyle kalabalık olur. Söz insanın sosyal varlık olduğuna, dolayısıyla kardeş ve arkadaş daha değerli ve güçlü olacağının önemini vurgulamaktadır. Zira acılar paylaşıldıkça azalırken, sevinçler paylaşıldıkça artar. *Ancak yiyip tükettiğin, giyip eskittiğin, Sadaka olarak verdiğin mal, senindir. Bunun dışında ki mal, mülk, para her ne kadar insanınmış gibi gözükse de, hakikatte ölümüyle birlikte dünyada kalmakta, onun olmaktan çıkmaktadır. Ceddimiz kurdukları medeniyetlerin ana referansı Kuran-ı Kerim ve Peygamberimizin hadisleri ve örf ve adetlerimiz olmuştur. Onlar bu referanslardan aldıkları ilhamla çeşitli müesseseler kurmuşlar değişik edebi ürünler üretmişlerdir. Bizde tavsiye edeceğimiz bu kitapla hem hemşerimizi tanıdık hem çalışmasına vakıf olduk. Kendisini kutluyor Hayırlı çalışmalarının /başarılarının devamını diliyoruz. Ramazan Kazan, Edebi Eserler, İslam kategorilerinde eserler yazmış bir yazardır. Başlıca kitapları alfabetik sırayla; Ağlayan Kudüs, Hz. Peygamber’in Vecizeleri ve Edebi Özellikleri, İslamın Evrensel Değerlerinden Ahde Vefa olarak sayılabilir. Ramazan Kazan kitapları; Nobel Akademik Yayıncılık, Nobel Bilimsel Eserler aracılığıyla kitapseverlerle buluşmuştur. Ramazan Kazan tarafından yazılan son kitap “Ağlayan Kudüs”, Nobel Bilimsel Eserler tarafından okurların beğenisine sunulmuştur. Prof. Dr. Ramazan KAZAN 1959 Sandıklı Emirhisar köyü doğumlu. 1982 Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 1995 yılında SDÜ İlahiyat Fakültesinde Arapça okutmanı olarak göreve başladı. 2009/2010 yıllarında Ürdün Yermuk Üniversitesinde alanıyla ilgili çalışmalarda bulundu. SDÜ İlahiyat Fakültesinde görevini sürdürmekte olup, evli ve iki çocuk babasıdır.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Sponsorlu Bağlantılar
reklam
  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM